Beşiktaşlı Nobre ve takım arkadaşları (Nobre) (bjk.com.tr)
İlgili Linkler
Takımlar
Kişiler
Beşiktaş
TSL'de geçen sezonki durumu: 1. sıra
Teknik Direktör: Mustafa Denizli
Yeni Transferler: Erhan Güven (Ankaraspor), Michael Fink (E. Frankfurt), İsmail Köybaşı (Gaziantepspor), Nihat Kahveci (Villarreal), Rıdvan Şimşek (Kaşıyaka), Matteo Ferrari (Genoa)
Gidenler, gönderilenler: Aydın Karabulut (Ankaraspor), Gökhan Zan (Galatasaray), Serdar Kurtuluş (Gaziantepspor), Edouard Cisse (Marsilya), Bülent Uzun (Karşıyaka), Gordon Schildenfeld (Sturm Graz - K), Batuhan Karadeniz (Gaziantepspor - K), Tomas Zapotocny (Bursaspor - K)
Geçtiğimiz sezona Ertuğrul Sağlam yönetiminde başlayan Beşiktaş, UEFA Kupası'nda yaşanan hayal kırıklığının sonucu olarak yoluna Mustafa Denizli yönetiminde devam etme kararı almıştı.
Kendi kurmadığı, yorumculuk yaptığı dönemde zaman zaman eleştirdiği bir takımın direksiyonuna geçen Mustafa Denizli, alınan kötü sonuçlara rağmen iddialı açıklamalarından vazgeçmedi. Devre arasına altıncı sırada giren Beşiktaş için yapılan eleştiriler, tecrübeli teknik direktörü amacından uzaklaştırmadı. Beşiktaş ara transferde Denizli'nin ilk transfer isteği olan Fabian Ernst ve Bursaspor'dan Yusuf'u kadrosuna kattı.
Sezonun ikinci yarısında yakaladığı formu, sonuna kadar koruyan siyah beyazlı ekip sezonu iki kupayla kapamayı başardı.
Görevinin başında kalan Mustafa Denizli, yeni 2009-2010 sezonuna kendi kurduğu takımla başlayacak.
Transfer Politikası
Sezon bitmeden anlaşılan Alman Michael Fink, Mustafa Denizli'nin Edouard Cissé'yi düşünmediğini gösteriyordu. Erhan Güven ismi ise kadro derinliğiyle açıklayabileceğimiz bir isim olsa da kayıp geleceğin yıldızı olarak görülen Aydın Karabulut oldu.
Beşiktaş'ta asıl olarak ilk hedef Mehmet Topuz'du. Bu transfer hikâyesinde yaşanan olaylar, iddialar, tartışmalar sonucunda Beşiktaş'ın ilk hedefi yolundan saptı. Gelişmelerin ardından Yıldırım Demirören'in yapacağı hamleler daha da önemliydi. Geçmişte yapılan yanlışların devam etme ihtimali Beşiktaş taraftarını derin düşüncelere sürükledi.
İsmail Köybaşı ve Rıdvan Şimşek transferleri kanatlara umut saçarken, takımdan Serdar Kurtuluş ayrıldı. İsmail için Gaziantepspor ile yapılan anlaşma sonrasında, ülkemizde her zaman tartışılan transfer ücretleri bir kez daha gündeme geldi.
Nihat'ın ilk görüşmede yapılan teklife 'Gelmeyeceğim' cevabını vermesi, siyah-beyazlı taraftarlara 'Tüh be' dedirtse de arkasından yapılan İzmir buluşmasından çıkan sonuç özlenilen gol sevincini Villarreal'den İnönü'ye taşıdı.
Taraftara sahadan güven aktarmayı başaramayan Gökhan Zan ise kariyerini Beşiktaş'tan biraz yukarı, Mecidiyeköy'e taşıdı. Bu kayıp büyütülmese de defansa takviye yapılması zorunlu hâle geldi. Matteo Ferrari ise İtalya'dan alınabilecek sağlam defans oyuncularından biri. Eğer uyum sorunu yaşamazsa katkısı büyük olacaktır.
Mustafa Denizli'nin planlarında yer almayan Batuhan Karadeniz'in durumu ise başka bir yazıda anlatılabilecek kadar ayrıntılı olarak gözüküyor. Takımdan son olarak ayrılan isim ise Tomas Zapotocny oldu. Taraftarın gönlünü kazanan bu oyuncu, Denizli'nin gönlünü kazanamadı ve Türkiye'deki ilk antrenörü Ertuğrul Sağlam'ın yanına gitti.
Öne çıkan transfer: Nihat Kahveci
22 yaşında yuvadan ayrılan Nihat Kahveci'nin bir gün İnönü'ye döneceğini kendi dahil bütün Beşiktaşlılar biliyordu. Avrupa'da kendini kanıtlamış olması Türkiye'deki futbolseverlere gurur verse de, O'nu siyah-beyazlı forma içinde bir kez daha görebilecek olmak, Beşiktaşlı taraftarlar için heyecan verici.
2002'deki genç Nihat, İspanya'dan ağabey Nihat olarak geri döndü. Hücuma dönük her alanda görev yapabilecek olan milli oyuncu, sakatlık yaşamadığı takdirde Mustafa Denizli'nin en büyük kozlarından biri; hattâ 'sahadaki Mustafa Denizli' olacak. Teknik direktör Denizli kadar taraftarın da O'ndan beklentisi o derece büyük.
Yeni sezon hedefleri
Mustafa Denizli, Şampiyonlar Ligi'ni sıfır puanla geride bırakmıştı. Bu kötü izleri isteyen Denizli, öncelikli olarak Avrupa'yı düşünüyor. Ancak tabii kuralarda genellikle şanssız olduğu bilinen Beşiktaş'a çıkacak rakipler de oldukça önemli.
Turkcell Süper Lig'de ise üç büyüklerin sezon öncesi hedefi şampiyonluktur. Bu hedef haftalar ilerledikçe yontulur, şekil alır. Rakiplerine göre daha oturmuş bir kadroya sahip olan Beşiktaş, başlangıçta bir adım önde diyebiliriz.
Tahmin
Öncelikli hedefin Şampiyonlar Ligi olduğunu düşündüğümüzde ligin ilk yarısında yaşanabilecek puan kayıpları için Beşiktaşlı taraftarların anlayışlı olması gerekir. Ancak zirveden kopma yaşanması hâlinde işler tersine dönebilir. İlerleyen günler neler getirir, neler götürür bilinmez; ama bu takım bir tek lige konsantre olsa şampiyonluğun en büyük adayı olur.
